MODA

Kendini kutlama zamanı

Dikkat çekici formlar, pırlantalar ve renkli değerli taşlar Kısmet by Milka’nın özgün yansımasını oluşturuyor. Hem akışkan hem statik tasarımların yer aldığı Milka’s Party koleksiyonu, kendini kutlamak ve tebrik etmek için partiyi başlatıyor.

flooring floor restaurant indoors person chair furniture interior design rug home decor

Özgün, cesur, avangart. Takı tasarımına yeni bir bakış açısı getirdiği o ilk günden beri Milka Karaağaçlı, dinamik silüetleriyle takı dünyasında farklılık yaratmayı başarıyor. Başlangıçtaki yalın ve minimal stilini zamanla özgürleştirerek çarpıcı tasarımlara da kucak açan tasarımcı, alışılmış kalıpların dışına çıkmaktan korkmayan herkesin kendinden bir parça bulabileceği tasarımlar üretmeye devam ediyor. Kişiye özel deneyimler sunan, tüm tasarımları cinsiyetsiz bir bakış açısıyla hayata geçiren ve her mücevherle bir hikaye oluşturmayı başaran marka kendinin en iyi versiyonu olmak için çabalamayı sürdürüyor. Yeni koleksiyonu Milka’s Party ile ise şimdi yeni bir yolculuğa çıkıyor. Biz de yolculukta kendisine eşlik ediyoruz.

 Her sezon yeni keşiflerle moda dünyası kendini yeniliyor. Peki, 2022-23 Sonbahar/Kış Koleksiyonunda nasıl bir değişim bizleri bekliyor?

Moda dünyası artık çok özgür. Elbette popüler trendler var fakat genel anlamda ekspresyonist bir tarzın oluştuğunu gözlemliyorum. Çoğu trendin ortak noktası bence dışa vurumcu oluşları. Çarpıcı renkler, desenler, dokular, kreatif, alışılmamış silüetler her geçen yıl daha da karşımıza çıkıyor. Bunu genel anlamda dünyanın özgürleşmesine ve dönüşmesine bağlıyorum. Dünya değiştikçe moda da değişiyor. Kısmet by Milka’nın gelişimine baktığınızda da bu dışa vurumcu dönüşümü görebilirsiniz. En yeni koleksiyonumuz Milka’s Party’de de bahsettiğim bu detaylara rastlayabilirsiniz. Oldukça dinamik bir koleksiyon oldu. Dikkat çekici formlar, farklı kesimlerde pırlantalar, renkli değerli taşlar, aynı anda hem akışkan hem statik tasarımların yer aldığı bir koleksiyon Milka’s Party. 

Aslında siz de keşif dolu bu yolculuğun başrolünde yer alıyorsunuz. Koleksiyonu tasarlarken hangi süreçlerden geçiyorsunuz?

Koleksiyonlarımın tamamı bir duygu etrafında şekilleniyor. Bir yere bağlı kalmadan, hayatın kendisinden ilham alıyorum. Koleksiyonumu etrafında şekillendireceğim duyguya karar verdikten sonra tasarım süreci başlıyor. Beni heyecanlandıran fikir ortaya çıktıktan sonra onu geliştirmek için ekip olarak çok çalışıyoruz. Öncelikle tasarım için hayal ettiğimiz hikayeye bir form veriyor ve çiziyoruz. Daha sonra bu çizimin üç boyutlu halini bilgisayarda çalışıyoruz; ölçümlemelerle yapılan bu çalışmanın 3D printer ile bir maketini çıkarıyor, üzerinden mumlama ile birebire en yakın formuna bakıyoruz. Bu şekilde koleksiyonda olmasını hayal ettiğimiz tüm parçalara tek tek bakarak, hikayeyi tamamlayıp tamamlamadığımızdan emin oluyoruz. İçlerinde en çok içimize sinen, bahsettiğim duyguyu en iyi resmeden, Kısmet by Milka DNA’sına ve deneyimine en uygun olanları seçtikten sonra üretim kısmına yani atölyeye geçiyoruz. Tasarımlar için seçilen tüm malzemeler özenle ayrılıyor ve her biri sırasıyla yetenekli ustalarımız tarafından atölyemizde kalıp, taş gibi süreçlerden geçerek son haline gelinceye kadar incelikle hazırlanıyor. 

Tasarımlarınız en az renk tercihleri kadar tasarım çizgisiyle de fark yaratıyor. Ürünlerinizi biraz daha detaylandırabilir misiniz?

Roslow gold bizim imza rengimiz. Patentini aldığımız bu farklı altın tonu ne tam sarı altın ne de tam rose gold. İkisinin arasında, yanık karamelimsi bir renge sahip olan roslow gold’un avantajı her takı kombinine ve ten rengine anında uyum sağlayabilmesi. Bunun dışında elbette pırlanta kullanıyoruz. Beyaz pırlanta ve konyak pırlanta, tasarımlarımızda en çok kullandığımız değerli taşlardan. Doğanın sunduğu malzemelerle mücevher tasarımına renk katmayı gerçekten çok seviyorum. Savorayt, yakut, zümrüt ve safir gibi renkli değerli taşların yanı sıra opal, jasper, lava, turkuaz, çilek kuvars gibi doğal taşlara da sıklıkla yer veriyoruz. Pırlantayla bir arada kullanıldıklarında ortaya çıkan çarpıcı kontrast bence inanılmaz cool ve şık bir görüntü yaratıyor. Kısmet by Milka’nın şu anki tasarım çizgisine baktığınızda geçmişe oranla büyük bir değişim gözlemleyebilirsiniz. Mücevher tasarımına ilk başladığım yıllarda çok daha yalın ve minimal bir stile sahip ürünler tasarlıyordum ama yıllar geçtikçe tasarım çizgimde özgürleştim diyebilirim. Son yıllarda tasarımlarımızda daha bold çizgilerden, farklı dokulardan ve materyallerden yararlanıyoruz. Altının klasik kullanımından uzaklaşarak, rodaj ve mine gibi tekniklerle altını dönüştürüyor, farklı bir görünüm yaratıyoruz.

Yeri geliyor hedef kitleye tasarımlarla mesaj verebiliyoruz. Siz koleksiyonlarınızda hangi konular üzerinde durarak mesajlar vermeyi tercih ediyorsunuz?

Dünyanın her yerinde değişimlerin başladığını, ilerlediğini ve büyüdüğünü görüyoruz. Kadınlar, LGBTQ+ bireyler, siyahiler, Latinler, azınlıklar gibi önemli alanlarda kendilerini göstermeye, saygı talep etmeye ve savaşlar vermeye devam ediyorlar. Kısmet by Milka, her zaman sosyal farkındalığı yüksek bir marka oldu. Bu bilinçle her daim tüm koleksiyonlarımızda, yeni tasarımlarımızda bir mesaj vermek istedik. Risklerden çekinmeden, kendimizin en iyi versiyonunu ve yeni olasılıkları keşfetmeyi arzuladık. Bana göre hayat farklı roller, yaratıcı seçimler ve sürpriz vadeden ihtimallerle dolu. Gücümüzü kabul etmek, inandığımız yolda ilerlemek ve bize ilham veren pek çok şeyden beslenmeye önem veriyor ve her yeni koleksiyonda yeni bir mesaj vermeye çalışıyoruz. Kısmet by Milka, alışılmış kalıpların dışına çıkmaktan korkmayan herkesin kendinden bir parça bulabileceği bir yer.

Milka’s Party açıkçası merak uyandırıyor. Nasıl gelişti bu fikir, daha çok hangi değerler üzerinde odaklandınız?

Milka’s Party ile toplumdaki herkesin inanç, köken, yaş, cinsiyet, cinsel yönelim fark etmeksizin davetli olduğu bir parti hayal ettik. Bu partide tüm negatifliklerden arınmış bir dünya yaratıyoruz. Gerçekten -yaşadığını- hissettiğin, mutlu, keyifli, enerji dolu anlarını çoğaltmak aslında hayatına neşe, heyecan ve sürprizler katmak anlamına geliyor. Milka’s Party ile bu düşünceyi anlatmak istedik. Herkesin durup dinlenmeye ve yaşadığını hissetmeye ihtiyacı var. Her gün üstesinden geldiğimiz zorlukların ise kutlanmaya… Vermek istediğimiz mesajı şu şekilde özetleyebilirim: “Seni iyi ve başarılı hissettiren olayların üstüne küçük ya da büyük, kutlamanı eksik etme. Kendini tebrik et ve kutla.”

Milka’s Party ile beraber mağaza ve vitrin tasarımlarınızı da yenilediniz. Bunun için Sergen Şehitoğlu ile çalıştınız. Tasarım süreci nasıl ilerledi? Mağazadaki tasarımlar ne ifade ediyor?

Milka’s Party koleksiyonu için vitrinlerimizi ve mağazalarımızı yeni baştan yaratan Sergen, hazırladığı tasarımları “tanımsız, mekansız ve zamansız” olarak nitelendiriyor. Mağazalarımızı da aynı Milka’s Party koleksiyonunda olduğu gibi parti mekanına dönüştürdü. Sergen’le ilk olarak koleksiyonun verdiği mesaj üzerinde durduk ve bu mesajı mağazalarımızda en iyi nasıl yansıtabiliriz diye baktık. Mücevherlerin somut tasarımlarını ve verdiği mesajı dans eden, eğlenen ve ışıldayan cinsiyetsiz heykellerle, neon ışıklarla öne çıkaran Sergen, çalışmalarında yapay zeka kullanarak Kısmet by Milka’nın cesur avangart çizgisini yakalamayı başardı. Koleksiyonumuz öylesine güçlü ki Sergen’in tasarımları yalnızca vitrinle kalmadı, mağaza içine de taştı. Amacımız mağaza önünden geçen herkesin dikkatini çekerek partiye davet etmek, bize katılmasını sağlamak.

1 / 5

Tavsiye edilen içerikler