GÜZELLİK

Mineral içerikli cilt bakım ürünlerini nasıl kullanmalısınız?

Cildimizi anti-aging içerikli kolajen, retinol ve asitlerle tanıştırırken nemi geri kazandıracak mineral içerikler yeniden ‘must have’ noktasına yükseliyor.

face head person photography portrait hat grass shorts cap smile

Cilt bakımı 20’lerden 50’lere herkesin radarında. Yeni geliştirilen son teknoloji  uygulamalar, dördüncü nesil ürün içerikleri derken bakım listemize eklemekte kararsız kaldığımız seçenekler de oldukça fazla. İçinde olduğumuz mevsim nedeniyle nem dengesi kırılan ve kuruyan cildimizin ihtiyaç duyduğu içerik ise beklediğimiz kadar fütüristik değil. İnsanların her gün iç sağlıkları için multivitaminler ve diğer takviyeleri alması gibi cilde tropikal olarak verilebilecek mineral ve vitamin profili büyük önem kazanıyor. Aslında insanların uzun yıllardır rutinlerinde kullandığı  pek de yeni olmayan mineral fenomeni, yüzümüzü anti-aging içerikli kolajen, retinol ve asitlerle yoğun temas ile tanıştırdığımızdan beri yeniden ‘must have’ noktasına yükseliyor.

Nasıl çalışır?

Vücudumuzu  düzgün ve verimli çalışması için her gün belirli bir mineral kotası gerektirdiğini zaten biliyorsunuz. Bu mineraller, kemiklerinizi sağlıklı tutmak ve ayrıca kalbinizin, beyninizin ve kaslarınızın verimli çalışmasını sağlamak için gerekli. Bununla birlikte, modern kültürde, bu gereksinimlere yalnızca gıda alımı yoluyla ulaşmak neredeyse imkansız. Mineral bazlı cilt bakım ürünleri aracılığıyla günlük cilt bakım rutinine mineraller ekleyerek cilt sağlığını desteklemek ve cildin  gelişmesi için ihtiyaç duyduğu hassas dengeyi korumak mümkün. İnsan vücudunda yüzde 4-6 oranında bulunan mineraller, dışarıdan cilde takviye edildiğinde parlak, sağlıklı bir cilde  olanak tanıyor. Cilt hücreleri arasındaki iletişimi güçlendirerek onarıma başlayan mineraller,  hızla nüfuz edebilen küçük moleküler yapısı ile mineral dengesizliğini önleyerek  cildin daha iyi emilim yapmasını sağlıyor.  Kirlilik, stres, çevresel faktörlerin cilt bariyerine verdiği zararı  iyileştirici etki gösterirler. Ayrıca yapay kimyasallar içermiyorlar. Bu cilt gözeneklerinin daha az tıkanması anlamına geliyor ve bu da daha az tahrişe neden olur. Yani tam olarak Kazan-kazan yaratıyor! 

İçerik odağı

Geleneksel cilt bakımı ile mineral cilt bakımı arasındaki fark, içeriğinde ne olduğu değil, içeriğin ne içermediğidir. Çoğu durumda, mineral cilt bakım ürünleri yapay koruyucular, kokular, yağlı yapılar içermiyorlar. Bu ürünler genellikle ihtiyaç bazlı olarak çalışıyorlar.  Cilt lekeleri için UV filtresi olarak çalışan ve  UV ışığını engelleyerek cildi koruyan beyazlatıcı ve koruyucu  önlem alan Titanyum Dioksit öne çıkıyor. Hassas ciltler için yatıştırıcı ve leke önleyici etki gösteren çinko cildi serbest radikallerden ve oksidatif hasardan koruyan güçlü antioksidan özellik göstererek erken yaşlanmayı önlemeyi hedefliyor. Potasyum cildin  ışıltılı görünmesi için uygun su ve nem seviyesini koruyarak donukluk ve kırışıklığı  önlüyor. Bunun yanında cildin esnek ve elastik kalmasına yardımcı olan antioksidan özelliklere sahip bir mineral olan selenyum da cildin genç yapısını koruyor. İçerik listesi ihtiyaçlara göre şekillenirken,  probleme en uygun mineral içeriği seçmek de cildi iyi tanımakla mümkün oluyor.

Tags

Tavsiye edilen içerikler