Londra Moda Haftası kapsamında kendi markası J.W. Anderson 2020-21 Sonbahar-Kış koleksiyonunu tanıtan Jonathan Anderson hangi it-parça’ları hayatımıza sokacaktı. Keskin gözlü ve sofistike kadınların, karmaşık ve güçlü arzularına cevap niteliği taşıyan koleksiyon, Jonathan Andersonʼun moda dünyasındaki “altın çocuk” sıfatını üstlenir nitelikteydi. Paltolarda yarattığı silüet, büyük trapez şekiller, cömert deri şal yakalar ve uçuşan klasikler koleksiyonun en gözde parçaları arasında. Beden algısını yıkan, kadın vücudunun alışılageldik formunu değiştiren bir bakış açısıyla koleksiyonunu dokuyan markanın Jonathan Anderson bilinirliğini sokak giyim tarzlarından alsa da, gece elbiselerine hacim kazandıran dokunuşlarıyla skalasını genişletti. Yepyeni bir şıklık tanımı oluşturan ve eklediği kabarcıklarla siluetlere doku kazandıran koleksiyon, 20. yüzyıl özel dikim türevleri arasındaydı.

Christopher Kane 2020 Sonbahar-Kış koleksiyonu, Londra Moda Haftası’nda moda severlerle buluştu. Sezonun daha karanlık ve yoğun bir tarafını etkisi altına alan Kane, modelleri adeta bir “kült” imgesi olarak podyuma taşıdı. Siyah payet ekleri, hayvan baskıları, spor ceketleri ve büyük boy trikolardan, ikizkenar üçgen modifiyeli beyaz gömleklere kadar kapsamlı olan koleksiyon, moda haftasının en çok dikkat çekenler arasında listelendi. 70’lerin başlangıcına selam duran, güçlü formlar yakalayan Kane, geometrinin ve günlük giyimin birlikteliğini, katmanlarla kusursuz bir şekilde podyuma taşıdı.

İkonik İngiliz moda evi Burberry, 2020-21 Sonbahar-Kış defilesini Olympia'daki tonozlu Viktorya Dönemi demirhane salonunda gerçekleştirdi. Küresel olarak faaliyet gösteren kamuya açık devasa bir şirket olarak Burberry, karbon ayak iziyle daha iyisini yapmak için çabaları artırıyor. Sadece fuar alanının “sertifikalı sürdürülebilir” olduğunu değil, aynı zamanda şirketin yenileyici “karbon dengeleme” girişimlerine yatırım yapıldığı belirtiliyor. Dünyanın İngiliz izlenimini modernize etmeye katkıda bulunan, şemsiye altında duran bir trençkotlu kadının imgelenmesini yıkabilecek kadar güçlü siluetlerden oluşan, sofistike terzi dikimleri ve yenilikçi form kesimlerinin olduğu bir koleksiyondu. Ricardo Tisci’nin koleksiyon için Hindistan’daki meditasyon öğrenim süreci, Saint Martin’deki çok kültürlü okul hayatı gibi etkilerden besliyor. Düzenli bir kemer yerine kıvrılmış bir şifon kuşaklı kadın ve pelerinli şekillerle yumuşatılmış dış giyim; bir erkek için cömert bir ceket koleksiyonun öne çıkanları arasındaydı.

Londra Moda Haftası kapsamında 2020-21 Sonbahar-Kış koleksiyonunu tanıtan Bora Aksu yalın bir İngiliz estetiğinin egemen olduğu ve entelektüel bir atmosferin içinde uçuşan tülleriyle büyüledi. Modern şehir kadınına işlevsel bir görünüm kazandıran Aksu’nun koleksiyonu; siyahın gizemli cazibesine saklanırken, çiçek motifleri işlenmiş pembe danteller, geometrik desenli ceketlere sürülmüş mavinin akıcılığıyla podyum her yaştan kadına vizyoner bir etki sağlıyor. Güçlü kadın imajının vurgulandığı koleksiyonda tüller üzerindeki belirsiz renk geçişleri İngiliz coğrafyasının donuk tonajlarına atıfta bulunur gibiydi.

Riccardo Tisci yönetimindeki Burberry, Londra Moda Haftası’nın kapanış defilesini gerçekleştirirken çok elementli koleksiyonuyla vermek istediği mesajı yerine ulaştırdı mı soruları akıldaydı. “Evolution” isimli koleksiyonun tanıtıldığı defileyle ilgili şovda kullanılan her bir parça ve şovun kendisi karbon-nötr olarak tasarlandığı açıklandı. Politik duruşu ya da hayata bakışı konusunda hep ketum olan Riccardo Tisci bu sefer açık sözlüydü. Amazon ormanları yangınıyla dünyamızın düştüğü karamsar hal, iklim değişikliğine farkındalık kazandırmaya çalışan genç aktivist Greta Thunberg’e ve çıktığı Atlantik yolculuğuna dikkat çekmeye çalışan tasarımcı ayrıca yetişkin ve gençler arasında çizgiyi oldukça net belirtirken bu defilede iki neslin karışımını sundu. Minimal burjuvazi ve sokak stillerinin karşıtlığı daha az belirgindi.

2020 İlkbahar-Yaz koleksiyonlarının sunulduğu moda haftası maratonunun Londra ayağı bitmek üzere. Christopher Kane sergilenen koleksiyonlar içerisinde en dinamik olanlarından birine imza attı. Eco-Sexual (Eko-Cinsel) adındaki 2020 İlkbahar-Yaz koleksiyonu doğayı seven insanlar hakkında. “Doğada sevişmek. Dünya ile temas halinde olmak. Yıldızlarla yatmak.” olarak tanımlanan tüm koleksiyon bu tanımlamalarla bizlere ne kadar eğlenceli bir defile gerçekleşeceği hakkında fikir verdi. Koleksiyonda doğadan ilhamla yaratılan parçalar klasik olarak algılanmasına sebep olsa da galaktik baskıların olduğu parçalar, koca evrende minik bir detay olduğumuzu hatırlatıyor. Tüm duyularımızı ayağa kaldıran koleksiyona yakından bakalımé

İrlanda asıllı tasarımcı Jonathan Anderson, 2020 İlkbahar-Yaz koleksiyonunun adını city of Lights olarak belirledi. Siyah, bej ve beyaz tonlarının yanı sıra mevsime uygun olarak mavi, pembe, yeşil ve sarı gibi pastel renklerde yer alan 2020 İlkbahar-Yaz koleksiyonu “garip bir zarafet” olarak tanımlandı. Defile alanı Kanadalı set sanatçısı Liz Magor tarafından tasarlanarak şeffaf kutuların yerleşmesiyle koleksiyonun ilginç bir bütünlüğü söz konusuydu. Tüm parçaların yanı sıra zekice tasarlanmış aksesuarlar birer arzu nesnesi konumunda.

Londra Moda Haftası’nın son gününde 2020 İlkbahar-Yaz koleksiyonunu sergileyen başarılı türk tasarımcı Erdem Moralıoğlu, kendi adıyla kurduğu markası ve imzası haline gelen floral desenin çok yönlü kullanımıyla tekrar kendine hayran bıraktı. Bu sezonun en dikkat çeken elementi ise ince belleriyle modellerin “kadın silüetinin en feminen hali” gösterme durumu sayılabilir. Romantik, devrimci bir kadın imajı çizen Erdem, moda duayenlerinden tam not alarak vermeye çalıştığı imgelemi iletebilme başarısını kutladı.

Simone Rocha, İrlanda'nın St. Stephan Günü'nde erkek çocukların giydiği geleneksel kıyafetlerden ilham alarak romantik bir maskülenlik yaratıyor. 2020 İlkbahar-Yaz koleksiyonunda organza kumaşlar danteller ile buluşuyor. Fransız bleu-blanc porselen desnlerinin yer aldığı koleksiyonda kültürel siluetler bulunuyor.