Canlandırdığı karakterin hatırasını sonsuz kılabilmek i&ccedil;in zeytin fidanı dikmeyi d&uuml;ş&uuml;necek kadar zarif biri &Ouml;zge. Onun bu hassas ve d&uuml;ş&uuml;nceli y&ouml;nlerine, aynı zamanda hayata karşı son derece g&uuml;&ccedil;l&uuml; tavrının derinliklerine konuğuz.&nbsp;

Belki enerjisi &ccedil;ok y&uuml;ksek olabilir ama onu bize, dışarıya yansıtırken kendi ahlak, denge, istikrar ve saygı s&uuml;zgecinden &ccedil;ok iyi bir şekilde harmanlayıp da ge&ccedil;iriyor. Zira başlı başına &ldquo;y&uuml;ksek enerji&rdquo;nin pek bir şey ifade etmeyeceğinin bilincinde. Donanımlı, &ccedil;alışkan, k&uuml;lt&uuml;rl&uuml; taraflarını merhametli, sağduyulu, empati g&uuml;c&uuml; y&uuml;ksek insani değerleriyle sentezliyor. Tıpkı kendisi i&ccedil;in bizzat s&ouml;ylediği gibi: &ldquo;&Ccedil;alışkan ve pes etmeyen yanımı &ccedil;ok seviyorum. Her zorlukla beraber bir kolaylık vardır, inancım bakidir. Merhametli, vicdan sahibi olmak, &ccedil;ok &ouml;nemli bir insani değer benim i&ccedil;in. Ne yaşarsam yaşayayım bu yanıma sahip &ccedil;ıktığım i&ccedil;in &ccedil;ok mutluyum.
Meslektaş sayılırız, Marmara gazetecilik okumuşsun, hi&ccedil; yaptın mı gazetecilik?
2017 Marmara mezunuyum evet. &Ccedil;ok severek okudum b&ouml;l&uuml;m&uuml;m&uuml;. 17 yaşımda başladım &ccedil;alışmaya. Fak&uuml;lteye devam ederken oyunculuk eğitimlerimi alıyor bir yandan da CNN T&uuml;rk&rsquo;te o d&ouml;nem kendisinden &ccedil;ok şey &ouml;ğrendiğim Rıdvan Akar&rsquo;ın yanında stajımı yapıyordum. Haber-belgesel programlar yaptığımız i&ccedil;in T&uuml;rkiye&rsquo;nin siyasi politik tarihi; sosyo-k&uuml;lt&uuml;rel tarihini detaylı &ouml;ğrenme imkanı buldum. Haber merkezindeki diğer programlarda, se&ccedil;im yayınlarında da arkada g&ouml;rev aldım. Rıdvan Ağabey&rsquo;in, başkan S&uuml;leyman Seba i&ccedil;in hazırladığı &ouml;zel belgesel ve kitap s&uuml;recinde de &ccedil;alışmış; g&ouml;rev almış olmak &ccedil;ok kıymetli deneyimlerdi benim i&ccedil;in. O d&ouml;nem gazetecilik reflekslerimin, merak duygumun gelişmesi i&ccedil;in beni motive eden t&uuml;m b&uuml;y&uuml;klerime m&uuml;teşekkirim.
İstanbul K&uuml;lt&uuml;r Sanat Akademisi&rsquo;nde oyunculuk eğitimi de alıyorsun, o ge&ccedil;iş nasıl oldu? Chubbuck, Le Coq, Meisner oyunculuk tekniklerine dair eğitimler almış olduğun yazıyor, bizler gibi oyunculuk bilgisi sadece izlemek olanlar i&ccedil;in biraz bahsetmek ister misin bu tekniklerin avantajı, farkı, &ouml;nemi nedir?
Marmara&rsquo;ya başladığım sene bir yandan drama eğitimleri almaya başladım. İlk &ouml;nce temel derslere giderken, seneler ge&ccedil;ip artık emeğimi daha &ccedil;ok y&ouml;nlendirmek istediğim alanın oyunculuk olduğuna emin olunca, bu sefer farklı metotları da &ouml;ğrenmek istedim. Le Coq eğitimimi Ankara&rsquo;da Tatbikat Sahnesi&rsquo;nde Amerikalı hocamız Megan Campisi&rsquo;den almıştım. Bedenin sahnede doğru kullanımı &uuml;zerine m&uuml;thiş bir deneyimdi. Meisner tekniğini ise oyunculuğuna ayrı y&ouml;netmenliğine ayrı hayran olduğum Saim G&uuml;veloğlu&rsquo;ndan aldım. Elimden geldiğince farklı teknikler &ouml;ğrenmeyi seviyorum. Gelen senaryoları, karakterlerimin deneyimlerini ger&ccedil;ekten kast ederek, hissederek, merak ederek yaşamayı kolaylaştıran birer yol haritası hepsi benim i&ccedil;in.&nbsp;

İyi derecede İngilizce ve Fransızca biliyorsun, uluslararası işlerde oynamak var mı kafanda? 
Hem de &ccedil;ok. İşlerimiz d&uuml;nya &ccedil;apında fark yaratıyor. Hollywood&rsquo;dan sonra ikinci sırada geliyoruz. D&uuml;nyanın her yerinde hikayelerimiz izleniyor ve &ccedil;ok da b&uuml;y&uuml;k etkileri var. Kendi aksımdaysa hem İngilizce hem Fransızca olarak yurt dışı bağlantılı bir&ccedil;ok projeye audition veriyorum, fakat en temel &ouml;nceliğim hangi dilde olursa olsun sahnemi en ger&ccedil;ek şekilde yaşayıp, oynamak. &Ouml;zellikle yurt dışı bağlantılı işlerle ilgili motivasyonumu y&uuml;ksek tutmamı sağlayan ilhamım Haluk (Bilginer) Ağabey. Onunla bu hayallerimi paylaştığımda, &ccedil;alışır, emek verirsem hepsinin ger&ccedil;eğim olabileceğini bana hatırlatması da &ccedil;ok g&uuml;&ccedil; veriyor.
&ldquo;Kızılcık Şerbeti&rdquo;nde G&ouml;rkem karakterine hayat veriyorsun, G&ouml;rkem&rsquo;in ailesi ve kendi hayatındaki sıkışmışlığını g&ouml;r&uuml;nce onun &ccedil;ıkışlarına hak vermemek elde değil, tam anlamıyla iyi-k&ouml;t&uuml; t&uuml;m y&ouml;nleriyle bir karakter yaratabildiğini g&ouml;r&uuml;yoruz, G&ouml;rkem&rsquo;i anladığın ve tam tersi onu tasvip etmediğin y&ouml;nleri neler?&nbsp;
Kendimi bildim bileli, insanın kendi olabilmesi, otantik halini olduğu gibi yaşayabilmesi ilgimi &ccedil;ekmiştir. Bunu daha da nasıl başarırım ve olurum sorgulamasıyla ge&ccedil;iyor &ouml;mr&uuml;m. G&ouml;rkem&rsquo;in karakter hikayesini ilk okuduğumda en &ccedil;ok dikkatimi &ccedil;eken şey de bu oldu. Olmak istediğiyle, olması gerektiği &ouml;ne s&uuml;r&uuml;len kişi onu iki ayrı d&uuml;nya yaşamaya itiyor. Sevginin koşullu verildiği bir ailede b&uuml;y&uuml;m&uuml;ş. İnsanları dinlerken haklı mı haksız mı diye bakmak yerine; kendi deneyimlerinde ne hissettiklerini anlamaya, o şekilde empati kurmaya &ccedil;alışıyorum. G&ouml;rkem arkadaşım olsaydı ona; olduğu gibi kıymetli, sevilmeye layık olduğunu, maske takmak yerine ger&ccedil;eğine i&ccedil;tenlikle sahip &ccedil;ıkarsa, herkesin g&uuml;n&uuml;n sonunda daha mutlu olacağını s&ouml;ylemek, o şekilde destek olmak isterdim.
R&ouml;portajımız i&ccedil;in araştırma yaparken fark ettim ki &ouml;zel yaşamınla ilgili ger&ccedil;ekten &ccedil;ok az şey yazıyor, oysa 2015&rsquo;ten yani 20 yaşından bu yana ekran &ouml;n&uuml;ndesin, diziler, filmler&hellip; Tam olarak &ldquo;sadece işinle g&uuml;ndemde&rdquo;sin. Bu s&ouml;z, senin kariyerin i&ccedil;in s&ouml;ylenmiş sanki, &ouml;zel yaşamınla ilgili &ouml;zellikle mi pek magazinsel bilgi yer almıyor?
Evet mesleğimde 10. yılıma girmek &uuml;zereyim. Arkadaşlarım, ailem, sosyal &ccedil;evrem mesleğimde beni &ccedil;ok destekliyor, bana g&uuml;&ccedil; oluyorlar. İşimin getirdiği tanınırlık mesleğimin doğasında olsa da sadece kendimin değil onların da kişilik haklarına &ccedil;ok saygı duyuyorum. O y&uuml;zden her şeyi &ccedil;ok g&ouml;z &ouml;n&uuml;nde yaşamak yerine, işim dışındaki sosyal zamanımı daha kontroll&uuml; paylaşmak, kendi i&ccedil;imde yaşamak, şu an bana daha sağlıklı geliyor.

İstanbul doğumlusun, İstanbullu musun? &ldquo;Nereden bu kaşın g&ouml;z&uuml;n temeli?&rdquo;
En sevdiğim şarkılardandır!
Benim de. Eminim şimdi okuyan herkes mırıldanıyordur bu şarkıyı&hellip;
Kesinlikle&hellip; Evet, baba tarafından eski İstanbulluyuz. Yerim, yurdum, k&ouml;y&uuml;m, her şeyim g&uuml;zel İstanbulum. Ger&ccedil;ekten şehrimi &ccedil;ok seviyorum. Atalarımın da bu şehirde uzun yıllarca yaşamış olması, bana şehrime karşı da manen başka bir bağ kurduruyor. Kendimi İstanbul&rsquo;a karşı bu noktada da sorumlu hissediyorum. Anne tarafındansa Erzincanlıyım. Fakat gitmek daha hi&ccedil; kısmet olmadı.
Arkadaşların, ailen, iş arkadaşların seni bize nasıl anlatırlardı? 
Hepsinden en &ccedil;ok duyduğum şey, benimle konuşup dertlerini paylaştıklarında g&uuml;vende hissettiklerini, iyi bir dinleyici olduğumu s&ouml;ylerler. B&ouml;yle hissetmeleri de beni hep &ccedil;ok mutlu etmiştir. Sevgimi hissettirmekten imtina etmediğimi, inan&ccedil;lı olduğumu, &ccedil;alışmayı &ccedil;ok sevdiğimi, yeni bilgiler &ouml;ğrenmeye meraklı olduğumu, m&uuml;temadiyen m&uuml;zik dinlediğimi, sosyalleşmekten &ccedil;ok keyif alsam da muhakkak sonra kabuğuma &ccedil;ekilip tek başıma vakit ge&ccedil;irince şarj olduğumu anlatırlar.

&ldquo;G&ouml;rkem arkadaşım olsaydı ona; olduğu gibi kıymetli, sevilmeye layık olduğunu, maske takmak yerine ger&ccedil;eğine i&ccedil;tenlikle sahip &ccedil;ıkarsa, herkesin g&uuml;n&uuml;n sonunda daha mutlu olacağını s&ouml;ylemek, o şekilde destek olmak isterdim.&rdquo;

Peki, sen kendinle ilgili en sevdiğin ve &ldquo;sevmediğin&rdquo; &ouml;zelliğini paylaşır mısın bizimle?
&Ccedil;alışkan ve pes etmeyen yanımı &ccedil;ok seviyorum. Her zorlukla beraber bir kolaylık vardır, inancım bakidir. Merhametli, vicdan sahibi olmak, &ccedil;ok &ouml;nemli bir insani değer benim i&ccedil;in. Ne yaşarsam yaşayayım bu yanıma sahip &ccedil;ıktığım i&ccedil;in &ccedil;ok mutluyum. Sevmediğim demek istemem ama, işlerime &ouml;zen g&ouml;sterirken bazen kendimi &ccedil;ok yorduğumu, fazla detaylı d&uuml;ş&uuml;nd&uuml;ğ&uuml;m&uuml; sonradan fark ediyorum. Yaş aldık&ccedil;a dengeyi bulacağıma inanmak istiyorum!
İzmir&rsquo;de &ccedil;ekilen &ldquo;Sevgili Ge&ccedil;miş&rdquo; dizisi final yapınca canlandırdığın Azra karakterinin hatırası i&ccedil;in Ala&ccedil;atı&rsquo;da bir zeytin fidanı diktiğini okudum. Ne kadar zarif bir d&uuml;ş&uuml;nce. Bir kadının &ccedil;ok g&uuml;&ccedil;l&uuml;, &ccedil;alışkan aynı zamanda nasıl ince ruhlu olabileceğinin kanıtı gibi&hellip; 
Sayende y&uuml;z&uuml;mde tebess&uuml;m oluştu o d&ouml;nemlere d&ouml;n&uuml;nce, &ccedil;ok teşekk&uuml;r ederim. Ne kadar incesin, benim i&ccedil;in &ccedil;ok kıymetli bir anıyı bulmuşsun. Azra&rsquo;yı o kadar aşkla oynamıştım ki. &Ccedil;ok istemiştim bana nasip olmasını karakterin. Ve giderken de İzmir&rsquo;de ilk haftamda almıştım zeytin ağacımı. K&uuml;&ccedil;&uuml;k bir saksıda ben yer değiştirdik&ccedil;e benimle gezdi. Bana uğur getireceğine inandım hep. Yol arkadaşım oldu. İşimiz final yapacağı d&ouml;nemde de Ala&ccedil;atı&rsquo;da yaşıyordum. Ben o hikaye ve Azra&rsquo;yla kendimi manevi İzmirli hissedince, zeytin ağacımı da k&ouml;klerinden ayırmak istemedim ve oraya ekip &ouml;yle vedalaştım. &Ccedil;ok teşekk&uuml;r ederim g&uuml;zel s&ouml;zlerin i&ccedil;in.&nbsp;
Asıl ben teşekk&uuml;r ederim&hellip; Hadi bize g&uuml;zel bir tatil planla! Diyelim bu yaz i&ccedil;in &uuml;&ccedil; tatil planın var. Nerelere gitmek isterdin? 
Bu sene Japonya&rsquo;ya gitmek istiyorum. &Ouml;zellikle de Kyoto&rsquo;ya gitmem gerekiyormuş ve orada deneyimlemem gereken manevi bir sebep varmış gibi hissediyorum. New York&rsquo;a hi&ccedil; gitmedim, ama i&ccedil;imden bir ses oraya da enerjimin &ccedil;ok uyumlanacağını s&ouml;yl&uuml;yor. &Uuml;&ccedil;&uuml;nc&uuml; rotam da Barselona olurdu.

En sevdiğin şehir hangisi? 
İstanbul&rsquo;u ger&ccedil;ekten &ccedil;ok seviyorum. Burası benim i&ccedil;in &ouml;zg&uuml;rl&uuml;ğ&uuml;m, her şeyim. Memleketim. Seyahat etmeyi &ccedil;ok sevsem de bende yeri başka kesinlikle.
Nasıl bir ailede b&uuml;y&uuml;d&uuml;n? Kalabalık mı yoksa daha k&uuml;&ccedil;&uuml;k m&uuml;? Gen&ccedil; yaşından itibaren &ccedil;alışıyorsun -hala &ccedil;ok gen&ccedil;sin tabii bu arada- ailenin manevi desteğini hissederek mi yetiştirildin?&nbsp;
K&uuml;&ccedil;&uuml;k bir aileyiz. Manevi olarak her zaman desteklerini hissettim, ne iş yaparsam yapayım disiplinle o yolda ilerleyeceğime inan&ccedil;ları hep tamdı. Bana duydukları g&uuml;veni boşa &ccedil;ıkarmak hi&ccedil; istemedim. Elimden geleni hep yaptım. Fakat ekonomik olarak imkanlarımız ailece kısıtlı olduğu i&ccedil;in erken yaşta &ccedil;alışmaya başlayıp, hayatımın sorumluluğunu erken yaşta almam gerekti. Şu an 29 yaşındayım, 17 yaşımdan bu yana iş hayatındayım, &ccedil;alışıyorum.
Senin kafanda &ldquo;aile olmak&rdquo;la ilgili neler var? Bir on yıl sonraki &ccedil;ekirdek aileni nasıl hayal ediyorsun? 
Pandemi s&uuml;reci herkes gibi beni de manevi olarak &ccedil;ok etkiledi. Uzun d&ouml;nem planlar yapmaya korkar oldum. Hayatın s&uuml;rprizlerine, getireceklerine ve g&ouml;t&uuml;rebileceklerine karşı esnek kalmaya &ccedil;alışıyorum. &ldquo;Amor fati&rdquo; olarak &ouml;zetlenebilir. Eğer kaderimde bir aile kurmak varsa, mutlu edildiğim ve de ettiğim; huzurlu, sevgiyle kurduğumuz bir ailemiz olsun ve &ccedil;ocuklarımızı da b&ouml;yle bir sevgiyle yetiştirelim &ccedil;ok isterim.
Spor yaptığını biliyorum, &uuml;niversite yıllarından itibaren tek başına sinemaya gitmeyi sevdiğini de. Futbola da ilgilisin, ma&ccedil;lara gider misin? Başka neler yapmaktan hoşlanırsın? 
Set programları d&uuml;zensiz olduğu i&ccedil;in tek başıma vakit ge&ccedil;irmeye, spontane yaşamaya &ccedil;ok alıştım diyebilirim. Kendimi yemeğe &ccedil;ıkarmayı da tiyatroya gitmeyi de solo seyahatler yapmayı da evde &ouml;ylece kafamı dinlemeyi de &ccedil;ok seviyorum. Okumayı &ccedil;ok seviyorum. Spor benim i&ccedil;in sadece fiziki değil mental olarak da dengemi korumamı sağlayan en sevdiğim rutin. Futbola ilgim &ccedil;ocukluğumdan geliyor. Evde her zaman ma&ccedil;lar takip edilirdi. Koyu Fenerbah&ccedil;eliyim, 16 yaşımdan beri trib&uuml;ndeyim. Kadık&ouml;y&rsquo;de o atmosferde olmak, beraber sevinip beraber &uuml;z&uuml;lmek. Anlatılmaz yaşanır cinsten bir aidiyet diyebilirim.
Kendini nasıl şımartırsın? Cilt bakımı rutinlerin neler? 
Her g&uuml;n hi&ccedil; aksatmadan cilt bakımımı yapıyorum. Est&eacute;e Lauder&rsquo;in gece kremleri olmazsa olmazım. Tonik olarak da saf g&uuml;l suyu kullanıyorum. &ldquo;Bursa B&uuml;lb&uuml;l&uuml;&rdquo;n&uuml; &ccedil;ekerken Kervansaray&rsquo;da, &Ccedil;ekirge&rsquo;de kalıyorduk. O zaman hamam k&uuml;lt&uuml;r&uuml;m gelişti. En sevdiğim kendimi şımartma rutinim, hamama gitmek ve masaj diyebilirim.

Bug&uuml;nlerde olumlu d&uuml;ş&uuml;nme, yaratıcı imgeleme, kuantum felsefesi hakim. Dinlediğimiz m&uuml;zikten, s&ouml;ylediğimiz s&ouml;zlere hatta d&uuml;ş&uuml;ncemize kadar hep olumlu d&uuml;ş&uuml;nmek -en azından bu y&ouml;nde &ccedil;abalamak- reva&ccedil;ta diyelim. Ger&ccedil;i bu yeni bir şey değil; binlerce yıldır Antik medeniyetlerden bu yana hakim bir felsefe. Aslında &ldquo;Aldım, kabul ettim, 777&hellip;&rdquo; s&ouml;zlerinden &ccedil;ok daha derin malum. Sen bu konuda ne d&uuml;ş&uuml;n&uuml;yorsun? Bardağın dolu tarafını g&ouml;renlerden misindir? 
İnan&ccedil;lı bir insanım. Gen&ccedil; bir kadın olarak korktuğum, &uuml;z&uuml;ld&uuml;ğ&uuml;m, &ccedil;aresiz hissettiğim, yorulduğum da &ccedil;ok oluyor. Bulunduğumuz &ccedil;ağın hızı, y&uuml;zeyselliği i&ccedil;inde mana aramayı, varoluşuma dair derin d&uuml;ş&uuml;nmeyi de hissetmeyi de seviyorum. Bu şekilde huzur buluyorum. O nedenle dua etmek, g&uuml;zelliği de kolaylığı da ondan istemek bana hep g&uuml;&ccedil; veriyor. Zamanla, bardağın dolu tarafının da boş tarafının da hep benim hayrıma olduğunun kabul&uuml;nde kalmaya, kalbimin o tevekk&uuml;lde olmasına emek harcıyorum.&nbsp;
&ldquo;İnsan alemde hayal ettiği m&uuml;ddet&ccedil;e yaşar.&rdquo; Senin oyunculukla ilgili hayallerin neler? 
Ge&ccedil;tiğimiz sene Cannes ve Venedik film festivalinde olmak benim i&ccedil;in mesleğimin en unutulmaz deneyimlerindendi. Cannes&rsquo;da pr&ouml;miyer i&ccedil;in Lumi&eacute;re salonunda beklerken, filmimle de bir g&uuml;n orada olmayı &ccedil;ok g&ouml;n&uuml;lden diledim. &Ouml;mr&uuml;m el verdiğince farklı hikayelere can verebileceğim evrensel hikayeler, filmler &ccedil;ekmek istiyorum.

Yayın Koordinat&ouml;r&uuml;: Meltem Aydın
Yayın Direkt&ouml;r&uuml;: İnan Kırdemir
R&ouml;portaj: Buket Cengizalp Din&ccedil;&nbsp;
Fotoğraf: Semih Kanmaz&nbsp;
Moda Edit&ouml;r&uuml;: Zekiye Karadağ&nbsp;
Sa&ccedil;: Harun Ateş
Makyaj: Hidayet Korkmaz
Fotoğraf Asistanı: Eren &Ccedil;elik, Ferhat Aran
Moda Asistanı: Bet&uuml;l &Ouml;zkaslı, Nihan Engin
Sa&ccedil; Asistanı: Enes U&ccedil;ar

Umuda adım adım: Özge Özacar

Tags

Tavsiye edilen içerikler

LIFESTYLE

#LOffLoveBook: Mayıs ayının öne çıkan kitapları

MODA

2024 Cannes Film Festivali 1. Gün: Öne çıkan kırmızı halı görünümleri

SANAT

Ayten Gökçer hayatını kaybetti

MODA

Yakın markaj: Marc Jacobs'un moda dünyasına bıraktığı 40 yıllık miras

MODA

GAP x L'Officiel

HOMMES

Rahat ve özgür: Burak Deniz

WEDDING

Geçmişten günümüze ünlü isimlerin giydiği 11 gelinlik

LIFESTYLE

Pınar Deniz ile Cannes yolculuğu