Be Well

Yavaş moda: Sentetik giyim etiği 

Yeni çalışmalar gösteriyor ki, sentetik kumaş giyilmesi yıkanmasından daha kötü.
clothing apparel fashion

13 inçlik bilgisayar ekranlarına, kişisel mail kutularına ve belli aralıklarla temiz tutulması gereken araçlardan biri olan telefon bildirimleri arasına, Koronavirüs (Covid-19) ile ilgili güncel veri akışı sağlanıyor. İnsanoğlu son üç aydır çıplak gözle görülmesi mümkün olmayan moleküler bir canlı tarafından etik eşiğiyle yargılanıyor. İşte tam bu noktada, doğaya açtığımız derin oyuklardan biriyle ilgili bir çalışma veri tabanına iliştirildi. Öyle ki, hızlı moda hattında maliyet çizelgesinde en alt sırayı oluşturan sentetik kumaşlar ve polyester, yıkanmasına oranla giyildiğinde daha ciddi bir zarar çetelesini gözler önüne seriyor.

Son yıllarda, etik bilincinin markalar tarafından benimsenmeye çalışıldığını görebiliyoruz. Sürdürülebilir ve ekolojik olarak sağ duyulu bir tavır sergileyerek, gelecek çağın dinamiklerini kavrayarak öngörülenin aksine bir yol çizmeye çalışıyorlar. Organik kürkten arınarak etik moda çerçevesini oluşturan ve çevresel hassasiyet maddelerini yürürlülüğe koyan gösterilerde gözlemlenen, sentetik kumaşların ve polyesterin arttığıydı. 2020 Sonbahar-Kış koleksiyonları arasında Raf Simons ve Rick Owens’ın gerçek kürk yerine sentetik kürk kullanarak değişimin öncülerinden birkaçını oluştursa da son yapılan araştırmalar bunun düşündüğümüz kadar da doğa dostu olmadığını ispatladı. 

1 / 3

Gündelik normal aktivitelerimizi gerçekleştirirken daha sık giymeye başladığımız sentetik kumaşlar, naylon, akrilik, ve polyester gibi materyellerin yıkanmasının ortaya çıkardığı zararlar ve her gün giyilmesinin yarattığı bilanço raporun çatısını oluşturuyor. İtalya Ulusal Araştırma Konseyi ve Plymouth Üniversitesi bilim insanlarının araştırmalarına göre, tek bir parçanın 40 derece sıcaklıkla yıkanırken gram başına 700 ila 4000 arasında lif bırakabildiği gözlemlenirken, sadece 20 dakika giyilen parçadan 400 lif dökülebildiği kaydedildi. Raporun sayısal verilerine göre bir kişinin bir yıl içerisinde 900 milyon mikro lif bırakabileceği ve çamaşır yıkamak yalnızca 300 milyonunu oluşturduğu paylaşıldı. 

Sentetik kumaş birimlerinin herhangi birinden dökülen filler, okyanuslara ve su altı yaşamına karışarak derin bir zararın göstergesini ortaya koyuyor. Bu sırada havaya karışan lifler solunarak insan yaşamı için de büyük bir tehdit unsuru haline geliyor. Son çalışmalar, havadaki mikro liflerin okyanus yüzeyinde de gözlemlenebildiğini ortaya koydu ve sonuçta tanı gelecek için iyi değil. Seküler hayatın durma noktasına geldiği bu son günlerde, izole geçen zaman dilimlerini anlayarak, kişisel hayatımızda bir değişim zorunluluğunu benimsememiz gerektiğine işaret ediyor. 

1 / 2

Tags

Tavsiye edilen içerikler