Be Well

Mutfakta Yusuf Var'dan sağlıklı öneriler

Sosyal medyanın popüler sağlıklı tarif geliştiricilerinden Yusuf Adem Uzun (Mutfakta Yusuf Var), hem son dönemlerde popülaritesini artıran sağlıklı beslenme trendleri hakkındaki düşüncelerini, hem de şekersiz ve glutensiz beslenmenin püf noktalarını anlattı. Dahası öğünlerinize eşlik edebilecek tatlı ve tuzlu 2 lezzetli tarifini de bizimle paylaştı. Yusuf Adem Uzun ile gerçekleştirdiğimiz keyifli röportajımıza davetlisiniz.
fudge chocolate dessert food cocoa

Yusuf Adem Uzun kimdir? Kısaca bahseder misiniz?

1988 yılında Ağrı'nın Tutak ilçesinde memur bir baba ve ev kadını bir annenin son beşiği olarak dünyaya geldim. Son beşik diyorum çünkü bizim orada son doğan çocuğa öyle diyorlar. Lise eğitimime kadar Tutak'ta yaşamımı sürdürdükten sonra üniversiteyi kazanıp Ankara'ya gittim ve Hacettepe Üniversitesi'nde Sosyal Hizmet bölümünü tamamladım. Yaklaşık 9 yıldır özel gereksinimi bulunan çocuk, engelli ve yaşlı kişilerle sosyal hizmet uzmanı olarak çalışıyorum. Aynı zamanda insan hakları alanında master eğitimime de devam ediyorum.

Mutfakta Yusuf Var nasıl doğdu?

Aslında mutfakla ilk ilişkim 5 yaşlarımdayken annemin sabah kahvesi arkadaşına tarçınlı Türk kahvesi yapmamla başladı. Buz gibi köpüksüz kahvemi bayılarak içtiler. Yaşadığım mutluluğu tarif dahi edemem. O gün bugündür mutfak kendimi en iyi hissettiğim yerlerden birisi oldu. Kendimle konuştuğum, barıştığım, düşüncelerimle baş edemediğim zamanlarda saklandığım bu yerde ürettiklerimi neden başkalarıyla da paylaşmayayım dediğim zaman Mutfakta Yusuf Var doğdu. Yaklaşık 2 yıl önce tariflerimi insanlara ulaştırmak için bir Instagram hesabı oluşturdum. Bugün 202 bin takipçimle kocaman bir aile aileyiz.

Sağlıklı beslenmek / yaşamak sizce nedir?

Sağlıklı beslenmek ne yazık ki modası geçince rafa kaldırılan ve çabucak tüketilen trendler gibi geliyor bana. Ben sağlıklı beslenmenin bir trend olmaktan çıkıp yaşam biçimine dönüşmesi gerektiğine inanıyorum. Ayrıca sağlıklı beslenmeyi ve yaşamayı sadece gıdalardan ibaret görmüyorum. Tükettiğimiz hava ve su, markette kullandığımız bez çantalar, geri dönüştürülebilir malzemelerden oluşan araç - gereçlerin kullanımı da bu yaşamın bir parçası. O yüzden sağlıklı yaşamanın bir günlük ya da bir sezonluk değil, yaşam boyu sürdürülebilir bir alışkanlık olması gerektiğini düşünüyorum.

Popülaritesi günden güne artan sağlıklı yaşam trendleri hakkında düşüncelerinizi paylaşır mısınız?

Ketojenik beslenme, şekersiz beslenme, düşük kalorili beslenme ve vegan beslenme son zamanlarda en çok ilgi çeken sağlıklı yaşam trendleri arasında görünüyor. Ben @mutfaktayusufvar hesabımda bu beslenme biçimlerine uygun sağlıklı tarifler geliştirerek kişilere destek oluyorum. Aynı zamanda bu yaşam biçimlerini kendi hayatıma da dahil ederek bende yarattığı etkileri ve değişimi insanlarla paylaşıyorum.

Tarfilerinizde rafine şeker kullanmıyorsunuz. Rafine şekere alternatifleriniz neler?

Evet rafine şeker kullanmıyorum. Rafine şekere alternatif olarak başta hurma, organik Hindistan cevizi şekeri ve organik agave şurubu olmak üzere, maple şurubu, ham şeker kamışı şekeri, dut kurusu ve doğal bal kullanıyorum.

Glutensiz beslenme hakkında ne düşünüyorsunuz? Herkes glutensiz beslenmeli mi?

Hayır, herkes glütensiz beslenmemeli. Glütensiz beslenmenin glütene intoleransı olmayanlara bir faydası var mı? Öncelikle buraya bakmak lazım. Çölyak hastalarının ya da glütene alerjisi bulunan kişilerin beslenmelerindeki değişiklik zorunluluktan kaynaklanıyor, bunu hep gözden kaçırıyoruz. Glütene, öcü gibiymiş gibi davranmayı bırakmalıyız.

Uzun soluklu sağlıklı beslenme alışkanlığının sırrı nedir sizce?

Bu bir sır olmamalı, bunu herkes açık seçik bilmeli. Geleceğimiz tehlike altında. Etrafımız kimyasallarla ve hormonlarla kuşatılmış durumda. Evimize giren her şeyden, çocuklarımıza yedirdiğimiz her gıdadan biz sorumluyuz. Eğer geleceği değiştirmek istiyorsak, önce mutfağımızdan başlamalıyız.. İnanın bu değişim sandığınız kadar zor değil. Beyaz un yerine, tam buğday unu; beyaz şeker yerine, hurma koymak dahi birçok şeyi değiştirebilir.

Sizi sağlıklı beslenmek konusunda kendinizi nasıl motive ediyorsunuz? Deneyimlerinizi okuyucularımızla paylaşır mısınız?

Yukarıda da bahsettiğim gibi beni motive eden şey, benim geleceğim. Aslında hepimizin ortak geleceği. Çünkü ben mutfakta başlayan değişimin, hayatımızı olumlu yönde nasıl değiştirdiğini bizzat yaşayarak öğrenen kişilerden birisiyim. Sağlıklı gıda tüketmenin bedenimizde yarattığı etkinin, ruhumuzu da nasıl iyileştirdiğini biliyorum. Her defasında bu döngü ile motive oluyorum.

Suçluluk hissetmeden kendini şımartmak isteyen tatlı tutkunu okuyucularımıza önerileriniz var mı?

Kesinlikle var! Neredeyse hepsi sağlıklı ve lezzetli tatlı tariflerinden oluşan sayfama göz atmalarını ısrarla öneriyorum. Sağlıklı olan şeyin aynı zamanda nasıl lezzetli olduğunu görecekler ve bundan büyük mutluluk duyacaklar.

En sevdiğiniz 2 sağlıklı yemek tarifinizi bizimle paylaşın istesek?

Seve seve. El yapımı, rafine şekersiz, glütensiz ve vegan acı çikolata ile ara öğünlerde ihtiyaç tüketebileceğimiz kıtır kraker tarifimi sizinle de paylaşmayı çok isterim.

El Yapımı Tablet Çikolata

Öğün: Ara Öğün

Hazırlama Süresi: 10 dakika

Hazır Olma Süresi: 30 dakika

Servis: 2 tablet çikolata

Kaç kalori: 45 kcal (2 kare parça)

Araç Gereç: El çırpıcısı - Tablet çikolata kalıbı

Kategori: Glütensiz - Şekersiz - Vegan

Malzemeler

100 gr kakao yağı

30 gr organik kakao tozu

3 yemek kaşığı organik agave şurubu

1/2 çay kaşığı organik toz tarçın

1 çimdik öğütülmüş kaya tuzu

Görsel Sanatlar:

Tane boz içi (iç Antep fıstığı)

Hazırlanışı

  • Kakao yağını, içine tek bir su damlacığı bile girmemesine özen göstererek, benmari usulü erittim.

  • Organik kakao tozunu, toz tarçını ve tuzu eleyerek yağa ilave ettim. Agave şurubunu da üzerine gezdirdikten sonra el çırpıcısı ile pürüzsüz bir kıvam elde edinceye dek çırptım.

  • Tablet çikolata kalıbımın her gözüne iki tane gelecek şekilde fıstık içi yerleştirdim. Çikolata karışımımı taşırmadan üzerine gezdirdim.

  • 30 dakika boyunca buzdolabında dinlendirdim, donduktan sonra servis ettim.

  • (Not-1: Kakao yağı eridikten sonra serin ortamda bekletildiği zaman kısa sürede donan ve şekil alan bir özelliğe sahip. O yüzden ona alternatif önermiyorum.)

  • (Not-2: Oda sıcaklığında eriyebilir çikolatamız. 18 derecenin altında muhafaza etmekte fayda görüyorum.)

  • (Not-3: Daha yoğun bir aroma isterseniz kakao miktarını bir yemek kaşığı kadar daha arttırabilirsiniz.)

IMG-3518.JPG
9C200F6E-1342-4FB0-9AB8-A6E2A02F61DF.JPG

Kıtır Kraker

Öğün: Ara Öğün

Hazırlama Süresi: 15 dakika

Pişirme Süresi: 20 dakika

Servis: 8 büyük - 16 küçük kraker

Kaç kalori: 100 kcal (1 büyük kraker)

Araç Gereç: Fırın - Becerikli eller

Kategori: Vegan - Fit

Malzemeler

2 su bardağı organik tam buğday unu

1 çay kaşığı öğütülmüş Himalaya tuzu

1 tatlı kaşığı toz zerdeçal

2 silme yemek kaşığı çörek otu

2 yemek kaşığı sızma zeytinyağı

1 yemek kaşığı organik elma sirkesi

1/2 su bardağı oda sıcaklığında içme suyu

Hazırlanışı

  • Su ve sirke hariç bütün malzemeleri derin bir kabın içinde iyice harmanladım. Ardından içine su ve sirkeyi ilave ettim ve güzelce yoğurdum. Hamurumu sekiz eşit parçaya böldüm ve her birini künt yaptım.

  • Tezgâh üzerinde ellerimle gel gitler yapıp bu küntleri uzun çubuklara dönüştürdüm. (Arzuya göre boyları kısaltılabilir.)

  • Çubuklarımı yağlı kâğıt serdiğim tepsiye yerleştirdim. Önceden ısıttığım 220 derecelik fırında çubuklarım altın rengine dönünceye kadar yaklaşık 20 dakika pişirdim. Soğuduktan sonra servis ettim.

  • (Not 1: Çubuklarınız ne kadar ince olursa o kadar kıtır olur.)

  • (Not 2: Pişme ve soğuma aşamasından sonra çubuklarınızı temiz bir beze sarıp ardından kilitli poşette tutarsanız uzun süre tazeliğini koruyacaktır.)

  • (Not 3: Arzuya göre glütensiz un alternatiflerini deneyebilir; içine ay çekirdeği, chia ve keten tohumu da ekleyebilirsiniz.)

Afiyet olsun!

Son olarak sizin eklemek istediğiniz bir şeyler var mı?

Benim en büyük destekçim çocukluğumdan beri annem oldu. Bugün onun desteği ile beslenme konusunda kimseye ihtiyaç duymadan yaşamımı sürdürüyorum. Bu o kadar önemli bir şey ki. O yüzden çocuklarınıza mutfağı alt üst ettikleri için kızmayın, onları destekleyin. Belki de dünyanın en iyi şefi o olacaktır, en azından kendi dünyasının.

Tavsiye edilen içerikler